Çip krizi büyüyor

Taşıt Araçları Tedarik Sanayicileri Derneği (TAYSAD) Yönetim Kurulu Başkanı Albert Saydam, otomotiv sektöründe geçen yıl üretimde aksamalar yaratan çip krizinin sürdüğünü belirtti. Saydam, ABD ve Avrupa'daki yatırımlar devreye girse bile bunun şu andaki sorunları çözmeye yetmeyeceğini açıkladı.

Taşıt Araçları Tedarik Sanayicileri Derneği Albert Saydam ile otomotiv sektörünü ve dünyayı etkileyen çip krizini konuştuk. Ekonomideki gelişmeleri yabancılara anlatmakta zorlandıklarını da söyleyen Saydam, “Eskiden müşterilerle yapılan sözleşmelerde elektrik, doğalgaz yazmazdı. Şimdi enerji, ani hammadde fiyatlarındaki artışa bağlı fiyat güncelleme maddeleri, mücbir sebepler ekleniyor” dedi.

- 2022’ye de çip krizi ve tedarik sorunlarıyla başladınız nasıl şekillenecek bu yıl?

2021’de büyüme hedefiyle girmiştik, ancak 2021’de 2020’den farklı olmadı. Küresel sorunlarla mücadele edildi. 2021’in nisan ayında TAYSAD yönetimine talip olduğumda çip krizi ne zaman bitecek diye konuşuyorduk. O dönemde Türkiye’deki bazı üreticiler 2-3 gün üretimlerini durdurmuşlardı. Ben de demiştim ki 2022’de bile bu iş çözülmez. Dünyada herkes bu alana yatırım yapıyor. Bu yatırımlar ancak 3-5 yılda krizi çözecek şekilde devreye girecek. Avrupa Birliği (AB) bu alana 20 milyar dolar yatırım yapıyor. Ama o yatırımların devreye girmesi 2030’u bulacak deniyor.

Çip krizi büyük bir sorundur. Burada paydaşların bir araya gelip sakin davranmaları gerekiyor. Ana üreticiler siparişlerini alamadıkları çip üreticilerine sipariş üzerine sipariş geçtiler. Tayvanlı çip üreticisi, ben 2023 sonuna kadar kapasitemi doldurdum, dedi. Çip krizinde şu bekleniyor, yeni yatırımlar devreye girecek kriz ortadan kalkacak. Ama şu göz ardı ediliyor, elektrikli araçlarla çip ihtiyacı bire üç oluyor. Bu üretim ancak dünkü ihtiyacı karşılayacak. Artan ihtiyacı karşılayacak üretimler olmayacak.

- Çip sadece Uzakdoğu’dan mı geliyor?

Avrupa’da hiç yok diyebiliriz. Çip üretiminin dokuz evresi var. Bir firma çıkıyor ben çip yatırımı yapıyorum diyor ama bakıyorsunuz tek bir evresini üretebiliyor.

- Bu kriz belli ki uzun süre devam edecek?

Şu an zaten sürüyor. Avrupa’da bazı fabrikalar kapanmış durumda. Türkiye’de ana üreticiler kısmen iyi yönetiyor. Avrupa’da bir aylık kapanmalar var. Türkiye’de en uzun kapanma haftalık oldu. Türkiye’de şu anda araç üretim temposu düşük gidiyor. Türkiye’deki kurulu kapasite 2 milyon adettir. Zamanında 1 milyon 700 bin adetlik üretimleri gördük. Şu anda 1 milyon 300 bin mertebesindeyiz. Bunun ana nedeni çip sıkıntısı. Çip ve diğer hammadedeki sıkıntılar olmazsa ihracatta ciddi potansiyelimiz var. Şu an Kuzey Amerika’da yoğun çip yatırımları var. Bunlar devreye girecek ümidiyle bu yıl çip krizi bitecek deniyor.

- 2022’de kötü başladı, Türkiye’de oto üretimi düşüyor, bunun tek nedeni çip mi?

Birçok şeyin bir araya gelmesiyle kriz ortaya çıkar. Şu anda ön plana çıkan hammadde tedariğinde ve çipte yaşanan sorunlar.

KÂRLAR DÜŞÜYOR
- Enerji kesintileri de oldu, otomotiv endüstrisi bundan nasıl etkilendi?

Üç gün kapattık fabrikaları. Ümit ediyorum ki bu kesinti bir seferlik olsun. Bu ocak ayındaki üretimi de olumsuz etkiledi.

Bizim bölgesel problemlerimiz küreselleşti. Bugüne kadar uygun şartlarda doğalgaz kullanıyorduk. Dünyada genel olarak doğalgazda fiyat artışı var. Avrupa’daki birçok tedarik konfederasyonuyla irtibattayız. Onlar şu anda ne yapacaklarını bilmiyorlar, onlar tamamen yıkıcı bir karamsarlık içindeler. Biz, bu sorun var ne yapabilirim, deyip işimize bakıyoruz. Avrupa’da çok ciddi iflaslar oldu. Bunun tek nedeni maliyet artışları değil, pandeminin yarattığı olumsuzluklar var.

- Türkiye’de var mı iflas?

Geçen yıl ana sanayi ve yan sanayide kâr marjları düştü. Türkiye’de bir şekilde kendi içimizde destekle şu ana kadar bir iflas yaşamadan atlattık. Ufak tefek sorun yaşayan firmalarımız oldu. Geleceğe umutla baktığımız için belki sermayeden yiyoruz. Esneklik çeviklik ve yılmazlık ana özelliğimiz.

ELEKTRİKLİYE HAZIR DEĞİLİZ
- Tekrar 1 milyon 700 binlik araç üretimlerini görmek için hangi adımlar atılmalı?

Şu an en büyük sorun çip ve hammadde. At var meydan yok, meydan var at yok diye bir laf var. Üretim kapasitemiz var ama o zaman talepte bir sorun yaşıyoruz. Talep var şu an üretimde bir sorun yaşanıyor. Bunun ikisini bir araya getirdiğimizde herkes daha huzurlu ve rahat olacak.

- Elektrikli araca Türkiye ne kadar hazır?

Türkiye bu konuda hazır değil. Ama dünya da hazır değil. Son 5 yılda 500 bin tane şarj istasyonu üretilmiş 2035’e kadar denen üretimler yapılırsa 135 milyon tane daha üretmek gerekiyor. Elektrikli kullanılacak özel metallerin stokları üretimleri üretim şartlarına şu anda kimse bakmıyor. Bir plan yapılması lazım.

Türkiye şu anda elektrikli otobüste lider. Anons edilmiş yatırımlarımız var. Sadece araç üretimiyle değil şarj istasyonlarıyla bakımı o araçların hurdaya ayrılmasındaki kısıtlar, elimizde fosil yakıtlı araçların ne olacağı bütün bunların planlanması gerekiyor.

- Bu yıl 14 milyar dolarlık ihracat hedefiniz var, orada kur kaynaklı mı artacak?

Sattığımız ürünlerin maliyeti artıyor. Bunu müşterimize yansıtmak durumundayız. Yavaş yavaş kg başına satış fiyatımız da artıyor. Geçen yıl yedi tane yeni ülkeye satış yaptık. Geçen yıl ihracatımız 11.8 milyar dolardı. Bu yıl yüzde 15 artışla 14 milyar dolar hedefliyoruz. 2015’te otomotiv ihracatındaki oranımız yüzde 34’tü 2011’de yüzde 41 oldu. Beş yılda bu oranı yüzde 50’ye çıkartmak istiyoruz.

YURTDIŞINA ANLATAMIYORUZ
- Kur çok hareketli, siz fiyatlama yaparken müşteriye fiyat verirken zorlanıyor musunuz?

Yabancılara buradaki mikro ekonomiyi anlatamıyoruz. Enflasyon nedir bilmiyorlar. Kurlar arttı ama maliyetlerimiz de arttı. İkincisi enerji de arttı.

- Artan üretim maliyetlerini fiyatlara ne kadar yansıtıyorsunuz?

Şu anda sorunlu dönem yaşıyoruz. Bu geçiş dönemi gerçekten zor olacak. Paydaşlarımızla oturup konuşuyoruz. TÜFE’de rakamlar şu anda yüzde 48 ama gelecek ay yüzde 55’i görmesi mümkün. Ürünle, müşteriyle, pazarlamayla ilgilenmemiz gerekirken gücümüzü maliyet yönetimi, finansal kaynaklara erişim gibi katma değer üretmeyen faaliyetlere harcıyoruz.

- Tahsilatlarda ödemelerde bir sıkıntı var mı?

Eskiden vadeler uzunken şimdi kısaldı.  Eskiden sözleşmelerde elektrik, doğalgaz yazmazdı. Şimdi enerji maddesi ekleniyor. Ani hammadde fiyatlarındaki artışa bağlı fiyat güncelleme maddeleri, mücbir sebepler ekleniyor. 90 güne uzayan vadeler 30 güne kadar indi. Kur ve enflasyona bağlı fiyat güncellemeleri bir yıla kadar uzuyordu ya da yılda bir kere konuşuluyordu. Şimdi prensipte üç aya kadar indi, hatta aylık bile yapılması söz konusu