"Hesabını veremeyeceğimiz bir geçmişimiz yok"

AK Parti Kocaeli Milletvekili Sami Çakır 1915 olaylarıyla ilgili açıklama yaparak Türkiye'nin hesabını veremeyeceği bir geçmişi olmadığını söyledi

ABD Başkanı Joe Biden'ın 1915 olaylarıyla ilgili olarak 'soykırım' açıklamasında bulunmuş, HDP ise Türkiye’yi sözde Ermeni soykırımıyla yüzleşmeye davet etmişti. Konuyla ilgili açıklama yapan AK Parti Kocaeli Milletvekili Sami Çakır şu ifadeleri kullandı: “Soykırım ifadesinin bizimle tarihin hiçbir döneminde hiçbir zaman buluşmadığını, örtüşmediğini aba altından sopa göstermek isteyenlerin de çok iyi bildiğini biliyorum.


“HİÇBİR AYRIM OLMADAN EĞLENİRDİK”
Hayatımın bir dönemini Yedikule- Samatya’da (ortaokul ve lise )geçti. Komşularımız arasında çok sayıda Ermeni ve Rum vardı. Çocukları benim sokakta misket ve sahada top oynadığım arkadaşlarımdı. Hiçbir fark, ayrım olmaksızın oynar, eğlenir, kavga eder ama ertesi sabahı iple çekerdik. Tarihin malı olmuş, tarihte yaşanmış olaylar o gün hiç birimizin umurunda bile değildi.

“ASALA PİSLİĞİNDEN SONRA PKK VAHŞETİ”
Hangi saikler devreye girdi bilmiyorum ama emperyalizmin ülkem üzerindeki çirkin hedeflerinin hangi stratejileri uygulamaya koymaya çalıştığını, anlaşılması zor süreçleri başımıza bela ettiğini her geçen gün yeni nesil yaklaşımlarla öğrenmeye devam ediyoruz. ASALA pisliğinden sonra PKK vahşeti ülkemizin önüne çıkarılmış bir gelecek mücadelesinin adı olmuş aynı şiddette devam ediyor.


“KOVBOY KAFASI”
Bunun yanında sanki o kapılara destek verecek bir alan gibi, her yılın 24 Nisanını başımızda sallanan bir kılıç gibi gözler olduk. Kendi tarihleri soykırımın zirvesini yaşamış ülkenin/ülkelerin dudaklarından çıkacak ifadeleri beklemeye alıştırıldık. Vietnam’ı, Kore’yi Kamboçya’yı, Afganistan’ı, Irak’ı, Hiroşima’yı, Nagazaki’yi dahası Kızılderililerin nasıl yok edildiğini unutup/unutturup bize ders, akıl ve şekil vermeye çalışan bir kovboy kafasına ve o kafadan çıkacak sözleri bekler olduk.

“DEVLETİN ARŞİVLERİNİ KARŞILIKSIZ AÇMA TEKLİFİ CEVAPSIZ KALDI”
Genelkurmay ATASE’de ( Askeri Tarih ve Stratejik Etüt Başkanlığı) tarih uzmanı olarak çalıştığım dönemde ki askeri tarih belgelerinin bulunduğu arşivde çok sayıda Ermeni belge dosyası elimizden geçti. Yaşanan 1915 olaylarının en ince teferruatına kadar o belgelerde kayıt altında, sabit olduğunu görmüş olmak ve aynı zamanda devletin arşivleri karşılıklı açma teklifinin nasıl cevapsız kaldığını görünce maksadın üzüm yemek olmadığını anlamakta hiç zorlanmadığımı ifade etmeliyim.


“ERMENİ LOBİLERİ PİŞKİN PİŞKİN SIRITIYOR”
Reagan’ın Anayasa hukukçusu danışmanı Bruce FEİN’in ‘Türkiye yaşanan bu olayları gün yüzüne çıkarmak için arşivlerinden yararlanmamız için kapılarını açtı. Ancak Ermenistan bu isteğimizi geri çevirdi. Düşünüyorum ki Ermenistan arşivlerini açma isteğimize olumlu yanıt verseydi gerçek ortaya çıkacaktı. Yani Ermeniler tüm dünyadan ve Türklerden uydurdukları tarihi yalandan dolayı özür dileyecekti’ derken elbette Ermeni düşmanlığını kazanmış olacaktı. Bugün hangi ifade kullanılırsa kullanılsın Ermeni dostu olduğuna inanmadığım Ermeni lobilerinin pişkin pişkin sırıttığına inanıyorum. Hiçbir olayın yüzyıl sonrasında siyaseten ve emperyal baskının malzemesi ve amacı olarak kullanılmasını ve buradan başka hesaplar yapılmasına olumlu bakılmayacağı aşikârdır. Eski defterleri karıştırmak durumunda kalınırsa buradan bu defterleri karıştıranların hangi kara lekelerle çıkacağı öngörülemez. Mezkûr tarihe kadar Tebaa-ı Sadıka olarak tanımlanmış bir milletin o tarihte tehcirle karşı karşıya kalacak süreci hazırlayan hangi kışkırtma ve kışkırtıcı yapıların etkisi olmuştur belki tarihi vesikalardan yola çıkılarak incelenmesi gereken önceliklİ bu alan olmalıdır.

“TÜRKİYE’Yİ MAHCUP ETME GİRİŞİMİ”
Kısaca belgelerin yaşanan her sıkıntıyı en ince detayına kadar anlatmasına rağmen belge ve bilgi olmadan Türkiye’yi mahkûm etme girişim ve hezeyanlar belki Paşinyan’ın Azerbaycan karşısında aldığı yenilgiyi unutturmak için yapılmış bir jest olmalıdır. Bu yanlış, yanlı yanılgıyı sadece dışımızdakilerin değil belki bir kısım dâhili destekçilerin, desteklediği bir sürecin dün olduğu bugünde devam ettiğini görmek gerektiğini hatırlamak/hatırlatmak durumundayız. Hesabını veremeyeceğimiz bir geçmişimiz yok hamdolsun.”